
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bursa’da da gerçekleşen delege seçimlerine itirazlar gelmeye devam ediyor. CHP’li Nilüfer Belediye Meclis Üyesi Ali Ekber Can, 200’e yakın üyesi olan bir mahallede hiç bir bilgilendirme yapılmadan gerçekleştirilen seçimlerin meşru olmadığını söyledi. CHP Bursa’nın emektar isimlerinden Zülfikar Bal ise, “Delege seçiminde uygulanan usul ve yöntem CHP’nin en büyük demokrasi ayıbıdır.” dedi. İşte ayrıntılar…
CHP’nin Bursa‘daki delege seçimleri gündemdekini yerini koruyor.
Gerginlikliklere hatta kavgalara sahne olan seçimler, parti üyelerinin de tepkisini çekti.
CHP Bursa’nın iki emektar ismi sosyal medya üzerinden yaptıkları açıklamalarla, delege seçimlerini eleştirdi.
CAN: BÖYLE BİR UYGULAMA KABUL EDİLEMEZ
CHP Nilüfer Belediye Meclisi Üyesi Ali Ekber Can sosyal medyadan yaptığı açıklamada, “Bu seçim meşru değildir.” diyerek bir mahallede yapılan delege seçimine tepki gösterdi.
Can paylaşımında, “Bir ilçede, yaklaşık 200’e yakın üyesi olan bir mahallesinde hiç bir bilgilendirme, toplantı yapılmadan, 6 delegenin altısıda baskın bir karakterin hazırladığı tek listeyle seçime gidiliyor ve 6’sı da seçiliyor! Seçime katılım oranı yüzde 12. Bu baskın karakter, genelgeye göre kendi delege olamadığından, 6 delegeden ikisini kendi ailesinden belirliyor. Tek başına mahallenin yüzde 33’ünü kendisi temsil etmiş oluyor. Aday olmak isteyen mahalle üyelerine sert cevaplar verilerek aday olma fırsatı dahi verilmiyor! Bu seçim ve sonuç meşru değildir. Böyle bir uygulama kabul edilemez…” ifadelerini kullandı.
Can, ilçe ve mahalle adını ise paylaşmadı.
BAL’DAN DEMOKRASİ ELEŞTİRİSİ: PARTİ İÇİ DEMOKRASİNİN GELDİĞİ NOKTA VAHİM
Diğer bir eleştiri de CHP’nin emektar isimlerinden Zülfikar Bal’dan geldi.
Delege seçiminde uygulanan usul ve yöntemin CHP’nin en büyük demokrasi ayıbı olduğunu ifade eden Bal, “Son yıllarda yapılan tüm delege seçimlerine katıldım. 2017 yılında bir defa tesadüfen ilçe delegesi seçildim. Ancak çok iyi biliyorum ki, her delege seçiminde aynı kişiler tekrar tekrar delege seçildi. Her seçimde olduğu gibi itirazımı, isyanımı ve tepkimi gerekçeleriyle birlikte dile getirdim. Bunu sayfa arkadaşlarım, beni takip eden dostlarım da çok iyi bilir. Özellikle ilçe örgütümüzde ve mahallemde yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyorum. CHP’nin özgür ve emekçi bir üyesi olarak yüzümü, özümü, sözümü maskelemeden ifade ediyorum. Eğer ilçe örgütümüzde ve mahallemizde delege seçimleri öncesi ve sürecinde yaşananlar, tüzük ve demokratik kurallar esas alınarak denetlenip rapor tutulsaydı, üyesi olduğum il, ilçe başkan ve yönetim kurulu üyeleri hakkında kesinlikle disiplin işlemi yapılırdı. Ne yazık ki demokrasi penceresinden baktığınızda, CHP’de parti içi demokrasinin geldiği nokta bu kadar vahimdir.” dedi.